Arapsaçı(yabani rezene) dünyanın en eski yenilebilir bitkisi. Romalı kadınların bunu sağlığa iyi gelir diye çok yaygın kullandıklarını biliyoruz. Tohumları ise o dönemin çok ünlü gastronomu Apicius tarafından turşulara ve özellikle de salçalı yemeklere aroma katmak amacıyla kullanılırmış. Bizim bugünlerde marketlerde karşımıza çıkmaya başlayan kök rezene ise, arapsaçı ile aynı familyadan gelmekle beraber, çok farklı özellikleri olan bir bitki.Her ikisi de içlerinde anasonu andırır ‘rezene yağı’ içeren bu iki rezene türü arasındaki farklar şöyle. Bir kez görüntü açısından kıyasladığınızda, kök rezenenin yapraklı kısımları ile arapsaçı birbirlerine tıpatıp benziyorlar. Aralarındaki en önemli fark, arapsaçının boyunun daha uzun olması (60-200 cm. arası) ve yapraklarında bulunan ‘rezene yağının’ daha fazla ve bu nedenle de aromasının çok daha güçlü olması.Devamı için tıklayınız.
Arapsaçı benim en sevdiğim otlardan biridir;genellikle kuzu etiyle ,bazen tavuk etiyle yaparız.Halam kurufasulyeyle de yapardı.Gelelim şimdi benim tarifime...
Malzemeler
- 4 bağ arapsaçı
- 4 tane baget
- 1 adet kuru soğan
- 1 çay bardağı zeytinyağı
- 2 adet orta boy patates
- 1 adet limon
- 1 çatal ( dolu dolu) un
- İlk önce tencerede tavukları rengi dönünceye kadar biraz soteliyoruz.
- Soğanı ve zeytinyağını ekliyoruz.
- Soğanı kavurmadan arapsaçı ve patatesleri de ekliyoruz.Girit yemeklerinde genellikle kavurma yapılmaz.
- Suyunu da ilave ediyoruz.
- Pişmesine yakın limon ve unu bir kapta karıştırıp, yavaş yavaş yemeğin içine ekleyip terbiyesini yapıyoruz.
- Pişme süresi 40 -45 dakika
- Bu yemeğin suyu çok lezzetli oluyor, dilerseniz yemek pişerken koyduğunuz su miktarını arttırabilirsiniz.
- Arapsaçını ayıklarken taze yapraklarını kullanın,dışındaki sert yapraklarını ayırın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder